Translate

KAYNAK

KAYNAK

Geldim işte, sırasıyla yazacağım, olanı olmayanı, elbet sınırlamadan.
Perilerim söylüyordu, hemen değil, zamanı var, sırası var, acele etme diye.
Geldi sıram, yazdım, yazacağım, belki sıradan ama sırlamadan aynamı.

Yazmıştınız, okudum, anladım, anlatacağım, artık sıranın başındayım.
Yazacağım, beni de anlasın herkes, herkes gibi yazdığımı görsünler.
Ben de sıradan yazabilirim, belki sıradışı yazdıklarım da olur.
Unuttuklarım neydi, nasıl oluyordu diye anımsayabilir,
Sırasına dizebilirim sözcükleri, herkes kadar anlatabilir,
Anlaşılabilirim de, buradaysam sıramda kalmalıyım.

Ama siz, orada durun bayım, öne geçmeyin lütfen,
Aramız bozulmasın, sıradasınız, sırada, herkes gibi sıradan.
Burada her şey sırayla, adım atalım, ama çizgiyi aşmayalım.
Sıradayız, kayacaksa da kaysın bastığımız zemin, 
Yeter ki sıradan taşıp haksızlık yapmayalım.

Bu sıra ne kuyruğu mu, kuyruğun ne sırası mı,
Bunlar nasıl soru bayım, uzaydan mı geldiniz siz?
"Yaşamak sırası" işte, dünyamızda, hep birlikte,
Bunu da bilmiyorsanız beni boşuna yormayın.
Herkese yeten dünyada kapladığım yer şuncayken,
Niye cürmüm kadarıyla kalbimi avutmayayım?

Sizse satır arasında yazdınız kör dünyanızı,
Kendi payımı alırken gördüm satır yaranızı.
Madem acımasız dünya, madem onca vuruldunuz
Empati edineydiniz de bari siz vurmayaydınız.

Oysa hesapsız vurdunuz, öldü sandım gönül kuşum,
Sırf onu yaşatmak için, yarasını sarmak için,
Yara bandı niyetiyle, belki şiir olur diye,
Kalbimden geçeni yazdım, gönlümden akanı yazdım,
Susuzluğa derman değil, isterseniz okumayın.

Hem sıramdı, hem sıramda, yazdım bayım,
Yazacağım, göçüp kurusa kaynağım!

Gebze, 4.8.2008, 1-3.2023, Ünsal Çankaya
Üvercinka Eylül-Ekim 2023, Sayı:107-108