Translate

KIYIDİLİ DERGİ etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
KIYIDİLİ DERGİ etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

GRİ KEDİLİ SOKAK

GRİ KEDİLİ SOKAK

Her gün akşam kurşundan da ağırdır hava,
Gri bir sis, bungun bir pus, ıssızlık eşliğinde ağar sokağa.
Adımları yorulmuştur çocukların, kadınların, adamların.

Anahtarlar telaşla sokulur kilide kapılarda, aralanır,
Fırlar kediler sokağa, öfkeli, sarkık bıyıklarıyla.
Kediler mırlar, hırlar köpekler; başlar dağdağa.
Sonra dağdağa bunalır kendi dağından,
Sızar çatılardan kör odalara.

İçlenir devinim, yorulur kavga,
Azalır mırıltı, uslanır sevda.
Yorulur insan, yorulur insandan, geceye kaçar.
Gece karanlığı avutmaktadır,
Karanlık hayalleri.

Dönülmez akşamın ufku henüz yoktur sahada.
Yakamozlar ise yakamoz olamamıştır daha.
Sözlükler suskunlukları pazarlar yalnızlara.
Albümlerde sararır fotoğraflar, her geçen yılda,
Grileşir anılar, unutulur isimler, yüzler, ardı ardına.

Bir kez daha yenilir insan,
Bir kez daha, o eski yanılgısıyla.
Derlenir, toplanır ve kendi kalbine sığar,
Umutlarıyla.

Gökte yıldız, ay yoktur,
Göz çukurları da benzer dipsiz kuyuya.
Vakit geçtir, nasıl geçersen geçtir.
Sokak lambalarını kargalar yakar.

Gebze, 27.11.2015, Ünsal Çankaya.
KIYIDİLİ SANAT EDEBİYAT DERGİSİ,
Eylül-Ekim, Kasım,Aralık 2018, Sayı:7-8
Tefo ile İnsan, Veysel Gültaş, Sayfa:77

GÜMÜŞTEN

GÜMÜŞTEN

Bağ bozumunda, şarabın Süryani’si can veriyordu
Midyat' tan bakıp, iç içe gümüş işler ördüğüm Estel
Gördüğümdü.

Acımasız hevesler, hırslar geldi - biçti insanları
Yaktı - yıktı ormanları, dağ - taş anadan üryan!
Ölmeden ölümdü.

Sürgün gönülden değil dostluktandı
Gönüller öldü
İsyan ölümden değil hoyratlıktandı
Parçalandı incelik
Suskunluğa ötelendi bakışlar kör bıçaklarda

Yurt dediler ağladılar giderken, Midyat duymadı
Yurt dediler ağladılar dönerken, umursamadı!

Yakıldıkça mum, Deyr - ul Umur, Zahfaran, Meryem, İsa ağladı
Süleyman'da kuşdilini çözenler, Hicaz'dan yol alanlar Midyat'a doğru,
Estel’de içe çöküp, oturup kaldı!

Musa'nın asası böldüğünde denizi, ağlattılar Süryani gelinini
Dinin dili böldüğüne bismillah, kıyım başladı!
İbranice ağıtlara taş duvardı sınırlar, dilin canı parça pinçik Allah'ım
Üzgündüler çok üzgün,
Kördüğümdü.

Midyat' tan bakıp, iç içe gümüş işler ördüğüm Estel bozdu bağını,
Şarabın Süryani’si kan ağlar oldu!

Gebze, 12.10.2010, Ünsal Çankaya.

1=Hukukçu yazar Veysel Gültaş tarafından derlenen Kadı Burhaneddin'den Günümüze Hukukçu Şairler Antolojisi, - Aralık 2013'teki 3.basımla başlayıp, 4. ve 5. basımında da yer aldı.

2= Kıyıdili Sanat Edebiyat Dergisi, Kasım-Aralık 2015, Sayı:6.