Translate

VEREVİNE

VEREVİNE

Dizelerim tuğla değil, örülünce duvar olmaz,
Bir boy ve ende değiller özleri biçime uymaz.

Pıtır çıtır adımları duyulmaz yaklaştığında,
Çarpışır dururlar çünkü salınıyorken ortada.
Film icabı olsa bile dublörü yok, suflörü yok,
Kavrulur dururlar öyle batıp kendi yağlarına.

Tığ oyası örtülerin boncuğu da sayılmazlar,
Rengarenk ip üstüne örülmezler bin şekille.

Lego oyunu değil ya sözcüklerimi eklerken,
Eşsiz yapılar oluşsun istiyorum her birinde.
Parçalarım yetmiyor ki şiirimi bitirmeye,
Hiçten yana kaçışıyor dizideki harfler bile!

Bombeler oluşuyor söz söze eklenince,
Pililere benziyor eğilip bükülünce.

Verevine iğne gibi sözcükler saplıyorum,
Kaçıyor şirazesi, tutmuyor terazisi.
Ne inşaat ustasını izlemem, ne usta bir terziyi
Dört göz olup gözlemem yetmiyor!

Elimde bir kesik kumaş, provaları eksik,
Terzi ilham randevuya gelmiyor!

Dilim şekil bilmiyor, ben biçmeyi, dikmeyi,
Bekliyorum vursun diye oku teğet geçiyor.
Bu yüzden yazdıklarım yarım ve de yamalak,
Bu yüzden diyorum ki hiçbiri şiir değil.

Kalbimin bildiğini okuyan mı bilmesin!

Gebze, 9.8.2006, 28.11.Ünsal Çankaya
Çağdaş Türk Dili Dergi, Ocak 2022, Sayı:419